13 Aralık 2010 Pazartesi

Mondrakol’un 2. Abdülhamid’e sunduğu Boğaz Köprüsü projesinde tren yolu da varmış

Osmanlı arşivlerinde yer alan belgelere göre İtalyan Mimar Mondrakol, İstanbul Boğazı’na köprü inşa etmek için bir proje hazırlayarak Sultan 2. Abdülhamid’e sunmuş.

3 ayaklı olarak tasarlanan Boğaz Köprüsü projesinde, ayakların üzerinde minareler ve kubbelerin yer alması düşünülmüş. Maket çizimleri de hazırlanan köprünün en ilginç özelliklerinden birisi de, köprüdeki kulelerin arasından tren geçecek şekilde tasarlanmış olması. Projeyi beğenmeyen 2. Abdülhamid’in, köprünün inşasına izin vermediği belirtiliyor.

Sultan Abdülhamid’e sunulan Boğaz Köprüsü projesi

Milliyet gazetesinin internet sitesinde 6 Kasım 2005 tarihinde yayınlanan ve Ömer Erbil imzasını taşıyan “İşte ilk Boğaz Köprüsü” başlıklı habere göre, Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı İstanbul’daki Osmanlı arşivlerinde, İtalyan Mimar Mondrakol’un Boğaz Köprüsü projesi hazırladığına dair belgeler yer alıyor.

Osmanlı arşivlerindeki ‘Y.A.Hus 411/174’ numaralı belgede, Sadrazam Sait Paşa, projeyi anlatan dilekçeyi 6 Teşrin-i Evvel 1316’da (6 Ekim 1901) üst yazı ile padişaha sunuyor. Yazıda proje bütün detaylarıyla anlatılıyor.

Köprünün yapım fikri, ‘93 Harbi’ olarak bilinen 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında ortaya atıldı. Almanların İstanbul-Bağdat Demiryolu’nu yapımı sırasında da yeniden gündeme geldi.

Köprü projesinin ayrıntıları

İstanbul-Bağdat Demiryolu ile Güney Avrupa ve Avrupa’nın merkezinin birleştirilmesini hedefleyen projede, Boğaz’ın en dar yeri olan, bugün Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün bulunduğu Rumelihisarı ile Anadoluhisarı arasında yapılacağı belirtiliyordu. Köprünün mimari yapısı ise şöyle anlatılıyordu:

Kulelerin arasından tren geçecekmiş

“İki yakanın arası 600 metre. Projede üç asma köprü olacak ve bu gayet heybetli bir manzara kazanacak. Büyük binanın ortaları minareler ve özel kubbelerle süslenecek. Son direklere çelik halatlar çekilecek, kubbelerden her birinin kaidesi granit olacak. Köprünün ayaklarının altı, taarruzdan korunmuş şekilde oluşturulacak. Yüksek kuleler, 15 fenerle ışıklandırılacak. Ayrıca kubbeler, çini ve yaldız tuğralarla süslenecek. Köprünün yüksekliği, altından büyük bir geminin geçebileceği şekilde inşa edilecek. Kulelerin arasından da tren geçecek.”

(Şehir ve İnsan)

Hiç yorum yok: